6. yüzyılın sonlarında ve 7. yüzyıl başlarında Bizans İmparatorluğu
her yönden hücumlara uğramaktaydı. Doğuda Sasaniler Irak, Suriye ve
Mısır'ı istila etmiş Anadolu'ya doğru ilerliyorlardı. Balkanlar İslav ve
Avar topluluklarının saldırısına uğramış ve bu topluluklar başkenti tehtit
eder hale gelmişti. Lombardlar ise hiçbir direnişle karşılaşmadan Kuzey
İtalya'ya yerleşmişlerdi. İmparatorluğun I.Justinyen(527-565) ve Mavrikios(582-602)
dönemlerinde ele geçirilmiş, merkeze daha uzak, batı ve güneydeki toprakları
saldırılara karşı daha iyi savunulmaları amacıyla diğer eyaletlerden daha
farklı bir sistemle yönetilmeye başlandılar. Kartaca merkezli Tunus ve
Ravenna merkezli İtalya'da imparator Dioklatia döneminden beri sürdürülen
sistem terkedilerek bu topraklarda Ekşarjlıklar kuruldu. Önceki Roma
diakos sistemine göre eyaletler biri askeri diğeri ise sivil idareden
sorumlu iki vali tarafından yönetilmekteydi. Bu sayede Ortaçağ Avrupasından
farklı olarak hem askeri hem de sivil yetkileri elinde tutan bir valinin feodal
bir güç haline gelerek kendi yönetimini kurması ya da imparatorluk yönetimi
üzerinde hak iddia eder hale gelmesi engellenmiş oluyordu. İlk defa I.Justinyen
döneminde uygulanmaya başlanan Themata&Ekşarjlıklar ise İmparator Heraclius(610-641)
dönemine kadar Tunus ve İtalya dışındaki eyaletlerde tercih edilmedi. İmparatorluk VII.yüzyılın ortalarına kadar 300 yıl boyunca askeri ve sivil
idareyi birbirinden titiz bir şekilde ayırmayı bilerek yönetimde sivil
elitlerin baskın olmasını sağlamıştı. Ancak 640 yılına gelindiğinde cihadist
Müslüman Arapların 10 yıl gibi kısa bir sürede Irak, Suriye ve Mısır'ı ele
geçirmeleri yönetimde şok yarattı. İmparatorluk çok hızlı gelişen müslüman
istilaları sonucunda büyük miktarda tarım üretimi, vergi geliri, insan gücü ve
arazi kaybına uğradı. Arap istilasının imparatorluğun diğer eyaletlerini tehtit
eder hale gelmesi sonucu Anadolu 5 büyük Thema'ya ayrıldı.
Bu Themaların yönetimine atanan
generaller yönettikleri topraklardaki sivil yöneticilerin yetkilerini de üzerlerine
alarak istilalara karşı etkin bir savunma pozisyonu aldılar. Themaların
yöneticileri ile Osmanlı Devleti’ndeki Beylerbeyliği sistemi birbirine çok
benzemektedir. Themalardan oluşan Ekşarjlık sistemi sonucu Doğu Roma
İmparatorluğu’ndaki güçlü sivil aristiokrasi ve kurumlar askerileşmiş, sivil
sosyete yerini yeni askeri elit zümreye bırakmıştı. Birçok tarihçiye göre bu
dönem Doğu Roma İmparatorluğu için Geç Antikite Çağının sonu Ortaçağın
başlangıcıdır. Roma diakos sistemi’nin yerine geçen Ekşarjlık sistemi 700 yıldan fazla bir süre uygulandı. Ancak
imparatorluğun sürekli toprak kaybetmesi ve yeni topraklar ele geçirememesi
sonucu Thema sistemi uygulanamaz hale geldi, Ekşarjlıklar sürekli küçülerek
etkisini yitirdi. Ayrıca IV.Haçlı
Seferi(1204) sonucunda Konstantinople’yi
ele geçiren haçlıların Latin İmparatorluğunu kurup Frank Apandaj Sistemi’ne benzer Ortaçağ usulü feodal sistemi
getirmeleri Themaların tam olarak çözülmesine neden oldu. En sonunda imparator
VI.Yannis Kantakuzenos yeni bir reformla artık uygulanamaz hale gelmiş olan
ekşarjlıkları kaldırarak thema sistemine son verdi ve tamamiyle feodal Apandaj
sistemine geçti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder