21 Ocak 2014 Salı

Ahlakın İntiharı

Kemalist Devrim; sırtını emperyalizme dayamış Ortaçağ dogmalarına son vermeyi hedeflemiş bir burjuva devrimiydi.
Fransız ihtilalinden bu yana her aydınlanmacı-ilerici devrimin hedefi nasıl feodal düzeni ve bu düzenin en büyük destekçisi olan dinciliği yok etmek idiyse kemalist devrimin amacıda feodal düzene dayalı hacı hoca düzenini yıkmaktı.

Kemalist devrimin amacı; ortaçağ gericiliğinin kalıntısı olan feodalizmi ve onun en büyük destekçisi gericiliği tasfiye etmekti.

Mustafa Kemal 1925 yılında gericiliği yıkacak devrimci mücadelenin felsefesini şöyle anlatmıştı:

"Ölülerden medet ummak, medeni bir cemiyet için, şindir(lekedir). Efendiler ve ey millet, biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz. En doğru en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır."

Bu amaçla halkı taşra eşrafının ve feodal beylerin zulmünden kurtaracak bir toprak reformu yapmak istenildi ancak genç cumhuriyet gerici güçler koalisyonunun yıkıcı direnişleri karşısında istenilen türde bir toprak reformu gerçekleştiremedi.

Atatürk'ün ölümünden sonra ortaçağ karanlığına karşı verilen savaş zayıfladı ve halkı gericiliğin ve feodalizmin pranganlarından kurtarmak için yürütülen devrimler kendine atatürkçü diyen ve aslında düvel-i muazzamanın(emperyalist güçler) ajanları olan iktidarlar ve askeri darbe yönetimleri tarafından yürürlükten kaldırıldı.

12 ya­şın­da ev­len­di­ri­len 13’ün­de an­ne olan ve 14’ün­de in­ti­har eden çocuk gelinlerin suçluları feodal düzenin sahipleri ve bu düzenin en büyük işbirlikçisi olan dinci zevattır. “Atatürk’e diktatör” diyerek 4 kadınla evlenmek yasaldır diyen barzani'ye övgü düzenler ve kız çocukları okula gitmesin diyen şeyhlerin sofrasına oturarak demokrasi ve özgürlük nutukları çekenler teorisiz kafa karışıklığına tutulmuş, ortaçağ gericiliğinin kuklası olmuş bağnaz insan müsveddeleridirler.

Toprak ağalarıyla kol kola girerek demokratik siyaset yaptıklarını sananlar, kürt halkının mücadelesini bu yolla yozlaştıranlar ancak gericiliğe hizmet etmektedirler. Dinin ve ortaçağ adetlerinin toplum üzerindeki denetimini kırmadan kürt halkının özgürleşeceğini sananlar ancak televizyon kanallarına çıkıp 14 yaşında intihar eden çocuk gelinlere ağlama başarısını gösterebilirler.
 

''Atatürk diktatördü'' diyerek demokraside çığır açtığını sanan ideolojisiz dekadanlar işkonusu töre cinayetleri ve gerici sapkınlıklar olunca tv ekranlarında ağlamak dışında hiçbir şey yapmıyorlar. Bu en hafif tabiriyle ahlakın intiharıdır!

Baran Karaman